İnternette gördüğünüz ve okuduğunu tüm bilgiler doğru olmayabilir. İnternette dolaşan bu bilgilerin bazıları gerçek bazıları da yalandır. Bu yalanlar birçok konuda olabilir tabii ki. Yanlış bilgi içeren konulardan biri de teknolojidir. Teknoloji ile ilgili efsanelere birlikte göz atalım...
1. Cep telefonunuzu gece boyunca şarj etmek bataryaya zarar verir
İnsanların yarısından çoğu, cep telefonlarını bütün gece fişe takmadan bırakmanın cihazın piline zarar verdiğini hatta telefonlarının mahvolduğuna inanıyorlar. Asla doğru değil. Akıllı telefonlarınız, aşırı şarjı önleyecek kadar akıllı olarak gelişmiş bir elektronik cihazdır. Nasıl şarj ederseniz edin çünkü akıllı telefonunuzun pilinin sınırlı bir ömrü olduğunu unutmayın. Piller yaklaşık 400 ile 500 şarj döngüsü sürebilir. Bu bilgilerden sonra muhtemelen gün boyunca pil ömrünüzde azalmalar olduğunu fark etmeye başlayacaksınız. Böyle bir efsanenin kökleri, "hafıza etkisi" adı verilen bir fenomenden olan eski nikel iyon pil teknolojisine dayanmaktadır. Pil ömrünü en üst düzeye çıkarmak için yüzde 40 ile 80 arasında olduğunda şarj etmenizi öneririz.
2. Havaalanı X-ray makineleri cihazlarınızdaki dosyaları silebilir
X ışınlarının, vücudumuzun kemiklerine kadar görebileceğini biliyoruz. Bu yüzden de havaalanlarındaki güvenlik X-ray makinalarının radyasyon yolu ile bilgisayarlarımızdaki ve telefonlarımızdaki dosyalara zarar verebileceğini düşünüyor olmamız normal. Fakat, düşündüğümüzün aksine asla zarar vermez. X ışınları bir tür elektromanyetik enerjidir. Cihazlarımız sofistike elektronik ürünlerdir. Ancak sabit diskler ve flash bellek sadece X ışınlarından etkilenmez. X ışınları manyetik olarak yüklü değildir ve bilgisayarlarımızın ve akıllı telefonlarımızın ışığa veya X ışınlarına duyarlı parçaları yoktur.
3. Megapiksel’i daha yüksek olan kameralar daha iyi fotoğraf çeker
Yapılan ankete katılanların %86'sı buna katıldı. Ne zaman dijital kameralar ilk kez ortaya çıktı, kamera üreticileri genel kitlelere yeni model gadget'lar pazarlamak için bir yarış içine girdiler. Böylece, şirketlerin bir kameranın sensöründe ışık yakalayan piksel sayısını öne sürdüğü büyük megapiksel savaşları başladı. Bir fotoğraf makinesine gittikçe daha fazla megapiksel sıkıştırmak daha iyi fotoğraflar sağlamıyor. Bunun yerine, bu piksellerin kalitesi, miktardan daha önemlidir. Her pikseli büyütmek, piksel sayısını artırmadan fotoğraf kalitesini artırabilir. Işığın daha büyük pikselli bir kamera sensörüne giden yolu bulması genellikle daha kolaydır, bu da gelişmiş dinamik aralık, renk verileri ve düşük ışık yetenekleri anlamına gelir. Bir kameranın sensörünün sınırlı alanına daha fazla piksel sığdırmak çoğu zaman tam tersi bir etkiye sahiptir.
4. Bilgisayarı gece kapatmak performans sağlar
İlk bilgisayarlar, doğaları gereği en güvenilir mekanizmalar değildi. Birden çok düzeyde başarısız oldular ve özellikle sabit diskler, verilerinizi yanlarına alarak, ara sıra çöktü ve yakıldı. Bu nedenle, bir çok kullanıcı, makinelerinin ömrünü uzatmak umuduyla her gece bilgisayarlarını kapattı. Günümüz bilgisayarları çoğunlukla güvenilir bir cihaz grubudur. Bilgisayarınızı günde birkaç kez, sabah ve gece kullanıyorsanız, her zaman açık bırakmanız ve kullanmadığınızda Uyku moduna geçmesine izin vermeniz daha iyi olur. Geceleri bilgisayarınızı kapatarak fazla enerji tasarrufu sağlamazsınız ve her gün kapatıp yeniden başlatmak zaman kaybıdır. Örneğin, haftada bir kez yeniden başlatma, makinenin belleğini boşaltabilir ve yavaşlamalara neden olabilecek gereksiz işlemleri durdurabilir.
5. Mac bilgisayarlar virüs bulmaz
Tüketici bilgisayar pazarı henüz başlangıç aşamasındayken, Mac'lerin virüslere ve kötü amaçlı yazılımlara karşı duyarlı olmadığı fikrinde bazı gerçekler vardı. Bugünlerde Windows dünya çapındaki bilgisayar pazarının yüzde 76'sını kontrol ediyor, ancak Apple eskisinden daha büyük bir paya sahip, yaklaşık yüzde 13. Bu, kötü amaçlı yazılım geliştiricilerin Mac saldırıları yoluyla çok sayıda potansiyel kurban kazanacağı anlamına gelir. Dolayısıyla, Mac'lerde PC'lerin sahip olmadığı özel yerleşik güvenlik özellikleri olsa da bu, bilgisayar korsanlarının bu makineler için kötü amaçlı yazılım yazamayacağı anlamına gelmez. Bu nedenle, hangi işletim sistemini seçerseniz seçin, virüsten koruma yazılımı kullanarak ve düzenli olarak güncelleyerek kendinizi koruma konusunda proaktif olun.
Editör: Megabayt Haber
