İnceleme

Sahte bilgiler sosyal medyada daha hızlı yayılıyor!

Sahte içerikler sosyal medya platformlarında artıyor. İçerik oluşturucular, fikir ve beğeni almak için hiçbir yol bırakmıyor. Geçtiğimiz günlerde Bağcılar'da su satan çocukla ilgili bir video sosy...

Sahte içerikler sosyal medya platformlarında artıyor. İçerik oluşturucular, fikir ve beğeni almak için hiçbir yol bırakmıyor. Geçtiğimiz günlerde Bağcılar'da su satan çocukla ilgili bir video sosyal medyada dolaştı ve hayal ürünü çıktı. Bu konuyla ilgili bir konuşma, profesör. Dr. Deniz Yengin, araştırmaya göre sahte haberlerin sosyal ağlarda yayılması gerçek haberden en az 5 kat daha hızlı. Sahte içeriğe maruz kalmamak için vatandaşlarımızın takip ettikleri kişilere güvenmesi gerektiğini söyledi.

İçerik miktarı dünyanın en çok kullanılan sosyal medya sitesinde yer alıyor ve Türkiye her geçen gün büyüyor. Son olarak Bağcılar'da su satan erkek çocuklarının videoları sosyal medyada büyük ilgi gördü. Sosyal medyadaki bazı hesaplar videonun prim fiyatını aradı ve ardından yaygın olarak izlenen videonun hayali olduğu ortaya çıktı. Etkinlik sonrası içerik oluşturucular sosyal medyada beğenilmek ve izlenmek umuduyla öne çıktı. Deniz Yengin ise son dönemde sosyal medyada sıkça karşılaştığımız sahte içeriklerden bahsetti.

Sosyal medya içeriğinin beğenilmesi önemli

Profesör, sosyal medya beğenilerinin ve görüşlerinin önemli olduğuna dikkat çekti. Dr. Deniz Yengin, sosyal medya endişe verici bir hızla büyüyor ve genişliyor. Bu genişleme ve büyümede üretilen içeriği takdir etmek ve izlemek çok önemli. Çünkü dijital dünyada var olmak kolay değil. Bu nedenle dijital dünyada var olabilmek için bazı unsurların oluşturulması gerekiyor. Bu unsurların şeffaflık, açık veri, medya okuryazarlığı ve teknik okuryazarlık olarak sınıflandırılabileceğini söyledi.

Sosyal medyayı doğru kullanmak önemli

Profesör, dinleyicilerin seçici olması gerektiğini vurguladı. Dr. Deniz Yengin, dijital içeriğin üretimi ve yönetimi dünyanın en önemli konularından biridir. Dijital içerik üretimi ile ilgili olarak, kitleler bazen takipçilerini etkilemek için sahte haberler, sahte içerikler veya kurgusal hikayeler üretebilirler. Bu noktada, bu tür dolandırıcılığın nasıl önlenebileceğine dair bir yol haritasına ihtiyacımız var. Öncelikle sosyal medyayı kendi içimizde nasıl kullanacağımızı bilmemiz gerekiyor.

Sahte içeriklere dikkat!

Profesör, sahte haberlerin sosyal ağlarda yayılmasının gerçek haberlere göre 6 kat daha hızlı olduğuna dikkat çekti. Dr. Deniz Yengin, sahte içerik mağduru olmamak için vatandaşlarımız takip ettikleri kişilere güvenmelidir. Bağcılar'da su satan çocukla ilgili video geçtiğimiz günlerde sosyal medyada viral oldu ancak sahte olduğu ortaya çıktı. Bu içerik, sahte içeriğe iyi bir örnektir. Bu aşamada kullanıcılar seçici olmalıdır. Kullanıcı kimi, neyi, niçin ve nasıl takip edeceğini belirlerse bu içerik veya benzeri içerik azaltılabilir. Çünkü bu tür içerik bir tıklama işlemidir. İnsanların hızla kandırılacağını ve içeriği merak ettiğini söyledi.

Tuzağa düşmeyin

Profesör, sosyal medyada insanları linç etme ve yönlendirme kültürü oluşturmanın çok kolay olduğuna işaret etti. Dr. Deniz Yengin, biz duygusal bir toplumuz. Sokakta başı dertte birini gördüğümüzde hemen yardım edeceğiz. Bu nedenle, bu tür vicdana zarar verebilecek içeriğin, sadece tıklama almak için sahte içerik olabileceğini unutmamalıyız. Sosyal medyada izlenmesini ve beğenilmesini amaçlayan bu içeriklere tıklama tuzakları diyoruz. Bu tür içeriklerin odak noktası, sosyal medyada kaç takipçi edinebileceğim ve kaç gündem konusu olabileceğim. Sosyal medya fenomenine dikkat ederken seçmeliyiz. TV'de içerik üretirken, içeriğin çocuklar üzerinde bir etkisi olup olmadığını bile araştıracak. Ancak bu ölçümü sosyal medyada yapmak mümkün değil. Bunun kendi dahili alternatif medya özgürlüğünden kaynaklandığını söyledi. Profesör, sosyal medyanın çok ciddi bir tehlike olduğuna dikkat çekti. Dr. Deniz Yengin sözlerine şöyle devam etti: Medyayı yasama, yürütme ve yargı organlarının yanı sıra dördüncü büyük güç olarak konumlandıracağız. Şimdi, dijital medyayı beşinci kuvvet olarak görüyoruz. Çünkü dijital medya neyi düşünmemiz ve neyi konuşmamamız gerektiğini belirler.
{ "vars": { "account": "UA-53462249-3" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }