Son yılların muhtemelen insanları en fazla şaşırtan teknolojilerinden bir tanesi de ‘Deepfake’ ya da kelime kelime Türkçe’ye çevirirsek deep (derin) ve fake (sahte) videoları. Deepfake teknolojisini kısaca anlatmak gerekirse; insan yüzlerinin bir başka yüzle değiştirilmesi ya da bir kişinin yüzünün hiç olmadığı bir görüntü ya da fotoğrafa yerleştirilmesi diyebiliriz. Bu teknoloji son yıllarda o kadar gelişti ki, bu videoları, gerçek videolardan ayrıt etmek imkansız hale geldi.
Bahsettiğimiz gibi bu Deepfake videolarını gerçek videolardan ayırmak çok zor hale geldi. Deepfake videoları gerçek videolardan ayırt etmek birçok açıdan çok önemli. Artık insanlar birbirlerine şantaj yapmak için bu videoları kullanabiliyor. Bunun dışında ünlülerin ya da sevmediği kişilerin yüzlerini cinsel içerikli videolardaki yüzlerle değiştirilerek büyük problemlere yol açılabiliyor.
Intel de tam bu noktada devreye giriyor. FakeCathcer isimli teknolojisini duyuran maviler, Deepfake videoları %96 doğruluk oranında tespit edebiliyor. Teknolojinin geliştirilmesinde liderlik eden kişi ise Türk araştırmacı İlke Demir.
FakeCatcher ile Deepfake videolar tespit edilebilecek
Derin öğrenme yöntemi ile geliştirilen sahte görseller, yapay zekanın tehlikeli olabilecek yönlerini de son yıllarda insanlara göstermeye başladı. Intel’de sahte görüntüleri, gerçeklerinden ayırt edebilecek FakeCatcher teknolojisini duyurdu.
Türk araştırmacı İlke Demir’in imzasının bulunduğu teknoloji, deepfake videolarının gerçek olup olmadığını %96 doğruluk oranı ile tespit edebiliyor. FakeCatcher’ın çalışma prensibi ise video piksellerini inceleyerek insan yüzündeki kan akışını analiz etmesi. Kalbimiz kan pompaladığında renk değiştirir. Bu da kan akışının yüzümüzdeki damların renk değiştirmesine yol açar. Bu kan akışı sinyalleri yüzün her yerinden toplanır ve algoritmalar bu sinyalleri uzay-zaman haritalarına çevirir. Ardından, derin öğrenmeyi kullanarak bir videonun gerçek mi yoksa sahte mi olduğu bu sayede anında tespit edebiliyor.
Intel’in FakeCatcher teknolojisi haber kuruluşlarından tutun hukuki ortamlara kadar birçok alanda kullanılabilecek oldukça önemli bir teknoloji. Bu teknolojiyi geliştiren ekibin başında olan kişinin bir Türk bir kadın olması da bir o kadar değerli.
Siz bu teknoloji hakkında ne düşünüyorsunuz?