Foklar, sonar sinyallerini 'yemek zili' olarak kullanıyor! Foklar, sonar sinyallerini 'yemek zili' olarak kullanıyor!
ABD ve Çinli bilim insanlarının ortak çalışmasıyla üretilen "maymun-insan" melezi tür yüzünden bilim dünyasındaki etik tartışmaları tekrar alevlendi. Salk Enstitüsü'nden bilim insanları, insan kök hücrelerini makak embriyolarına enjekte ederek 20 güne kadar büyümeye devam eden bir embriyo oluşturdu. Çalışmaların insanlar üzerinde gerçekleştirilemeyen deneyler için ve organ nakli ve kansere yönelik tedaviler konusunda yeni olanaklar tanıyacağı belirtiliyor. Ancak farklı uzmanlar bu araştırmalara etik konular nedeniyle karşı çekiyor.

Gelişmelerine daha fazla izin verilmeden yok edildi

Mevcut çalışmada, maymun embriyolarının oluşmasından altı gün sonra, her birine 25 insan hücresi enjekte edildi. Bir günün ardından 132 embriyoda insan hücreleri tespit edildi. 10 gün sonra 103 kimerik embriyo hala gelişmeye başladı. Ancak, hayatta kalan embriyoların sayısı kısa süre sonra azalmaya başladı ve 19. günde sadece üç kimera canlı kaldı. Bu noktadan sonra ekip, daha fazla gelişmeden onları yok etti.

Hem insandan hem maymundan daha güçlü özelliklere sahip

Çalışmanın yazarları, yeni embriyolar söz konusu olduğunda, insan hücrelerinin yüzdesinin embriyolar gelişmeye başladıkça yüksek kaldığını söyledi. Araştırmacılardan Izpisua Belmonte, "Bu, kimera oluşumuna evrimsel olarak empoze edilmiş engellerin olup olmadığına ve bunların üstesinden gelebileceğimiz herhangi bir yol olup olmadığına dair daha iyi bir fikir edinmemizi sağlayacak" dedi. Öte yandan, bilim insanları embriyolardaki maymun ve insan hücrelerini ayrı ayrı incelediler ve onların normalden daha güçlü olduğunu keşfettiler.

Ne kadar etik?

Çalışmaya dahil olmayan bilim insanları , deneyin sonucunda maymunun insana benzeyen özelliklere sahip olabileceğini belirterek araştırmanın ahlaki olarak sorunlu olduğunu öne sürdü. Oxford Üniversitesi'nden bilimsel araştırma etiği uzman Profesör Juian Savulescu, 'pandoranın kutusunu” açtıklarını ve organ nakli gibi durumlarda tam bir insan-olmayan ara bir tür geliştirmesinin yalnızca bir zaman meselesi olduğunu söyledi. Savulesca, “Anahtar etik soru şu: Bu yeni yaratıkların insanlara dönüşürse ne olacak? Bir kişi olarak muamele görecek kadar insan olarak kabul edilip edilmeyeceklerini, insan benzeri zihinsel kapasiteye sahip olup olmadıklarını ve gerçekten araştırmada kullanılıp kullanılamayacaklarını sorgulamamız gerekli” ifadelerini kullandı.
Editör: Megabayt Haber