Astronomi ve uzay bilimine önemli katkı sunacak, Türkiye'nin 2023 vizyon projeleri arasındaki gözlemevindeki çalışmalar, iklim koşulları ve yeni tip koronavirüs salgını dolayısıyla küçük çaplı aksaklıklara rağmen sürüyor.
İlk ışığın 2022 yılı sonuna doğru alınması hedeflenen gözlemevine, Rusya'dan getirilen "Türkiye'nin en büyük çaplı ve ilk kırmızı ötesi teleskobu"nun kurulması çalışmaları devam ediyor. Teleskobun gözlemevine kurulması çalışmalarının bugüne kadar yüzde 85'i tamamlandı.
ATASAM Müdürü ve DAG Proje Yürütücüsü Prof. Dr. Cahit Yeşilyaprak, gözlemevi için uzun bir süre hem altyapı hem de üstyapı kurmakla uğraştıklarını söyledi.
Teleskobun kurulumunu yüzde 85 oranında tamamladıklarını ifade eden Yeşilyaprak, şöyle konuştu:
"Bina ve kubbede ufak rötuşlar kaldı. Kaplanmak üzere Rusya'ya gönderdiğimiz aynayı geçen ay Erzurum'a getirdik ve ilk fırsatta yukarı çıkardık. Bunun haricinde büyük ve 2 tane küçük olmak üzere 3 tane aynamız var. Bunların teleskoba montajı kaldı. Yine ufak tefek elektriksel bağlantılar var. Bunları yaptıktan sonra önümüzdeki yaz ve sonbahar döneminde bunların testlerine başlayacağız. Teleskobun mekanik, optik, elektronik ve yazılım testleri olacak. Optik testler biraz hassas. Bu testleri yapmak için belli ortamlara özellikle de hava sıcaklığına ihtiyaç var. Optikleri yerleştirirken mümkünse oda sıcaklığında yerleştirmek istiyoruz ki sonra yaz ve kışın rastlayacağımız sıcaklık farklarının toleranslarını doğru yapabilelim."
"Ekim ya da kasım gibi ilk ışığı almayı planlıyoruz"
Yeşilyaprak, bina ve kubbenin bu kıştan kalan eksik ya da ufak tefek sorunlarını gidereceklerini belirterek, salgın sürecinde yaşadıkları sıkıntıları anlattı.
Yurt dışından hem kurulum hem de bazı süreçlere yardım etmek için gelen yabancı ekiplerin salgın nedeniyle 2,5 ay geciktiğini dile getiren Yeşilyaprak, "Önümüzdeki yaz pandemiden etkilenmezsek, bu yıl o şartlar olmazsa, daha iyi bir süreç geçirirsek ve her şey yolunda giderse, 2022'nin ekim ya da kasım ayı gibi ilk ışığı almayı planlıyoruz" diye konuştu.
Hata olmaması için çok hassas çalıştıklarını kaydeden Yeşilyaprak, şöyle devam etti:
"İnşaat döneminde teleskobun ya da kubbenin oturacağı yerlerde milimetrik hatalara izin verildi ki mekanik aksamda hassas olan mekaniklerin en azından montajında bu, mikron düzeyine düştü. Optiklerde de mikron ve mikron altına inmek zorundayız ki biz gökyüzündeki derece açı saniye cinsinden hassas ölçümleri rahatlıkla yapabilelim çünkü burada yapacağınız birkaç açı saniyelik bir hata evrende ve uzayda görüntüden dolayı trilyonlarca kilometreye mal olacak. Bunları engellemek için bu hassasiyetlere sürekli önem veriyoruz çünkü bir defa kurulacak ve kurulduktan sonra gözlemevinin her şeyini sağlarsanız, güncellemelerini ve gerekli teknolojik yenilemeyi sağlarsanız, 50-70 yıl rahatlıkla ömrü var. "
"Ağustos gibi aynalarla testlere başlayacağız"
Yeşilyaprak, bahsettiği konularda sağlam çalışma yaptıklarını aktararak, gözlemevinin Cumhuriyet tarihinin en büyük temel bilim yatırımı olduğunu ifade etti.
Hassasiyetlerin ve sürecin uzun sürmesinin nedeninin işleri sıkı tutmaktan kaynaklandığını belirten Yeşilyaprak, şunları kaydetti:
"Şu anda yapacağınız bazı şeylerin toleransları görmezden gelmek ya da bunları geçiştirmek daha sonra daha büyük sonuçlara neden olacağı için biz baştan aşağıya sıkı tutmaya çalıştık. Güçlü bir altyapı kurduk. Sadece DAG 4 metre teleskobu için değil, benzer çapta ya da bunun daha alt çapındaki teleskoplara da hizmet verecek büyük bir altyapımız var. Aynayı yerleştirdikten sonra açtık kontrol ettik ve herhangi bir sorun yok. Şu anda aynamız yukarıda. Haziran itibarıyla dışarıda çalışma ortamı olduğu için şantiye koşulları tekrar başlayacak. Temmuz sonu ağustos gibi de birinci aynanın yerleştirilmesinin ardından diğer aynalarla birlikte testlere başlayacağız."