Bilim

Afrika'da 1.2 milyar yıllık radyasyonlu yer altı su sistemi bulundu!

Jeologlar, Güney Afrika'da altın ve uranyum çıkarılan bir maden olan Moab Khotsong'da 1,2 milyar yıllık yeraltı su sistemi keşfettiler.

Bu keşfedilen antik yeraltı su sisteminin, en yüksek radyojenik ürün konsantrasyonlarıyla kaynak suyunu zenginleştirilmiş olduğu belirtildi. Jeolaglar ilginç bulgunun ardından, Mars gibi kayalık gezegenlerin yaşam koşullarına rağmen, kızıl gezegenin de yeraltı su sisteminin akmaya devam edebileceği belirtti.

Uranyum ve diğer radyoaktif elementler, mineral ve cevher yatakları içeren çevredeki ana kayaçta doğal olarak bulunur.

Radyasyonlu yer altı su sistemi, Dünya yaşamı hakkında yeni bilgiler sağladı

Daha önce Dünya'nın derin yeraltı yataklarında keşfedilen kemolitotrofik veya kaya yiyen, mikroorganizma grupları için bir yaşam sağlayıcısı olarak görülen radyoaktif elementlerin rolü hakkında yeni bilgiler keşfedildi.

Yeraltında uranyum, toryum ve potasyum gibi elementler bozunduğunda, ortaya çıkan alfa, beta ve gama radyasyonu, çevredeki kayalarda ve sıvılarda radyojenik reaksiyon adlı bir olayı tetikleyen radyo dalgalanma etkilerine sahiplik eder.

Yeraltında yeni bir reaksiyon keşfedildi

İlk bulgular Güney Afrika'daki Witwatersrand Havzası'nda bulunan ve altın ve uranyum madeni olan Moab Khotsong'da bulundu. Bunun yanı sıra Toronto Üniversitesi'nden araştırmacı Oliver Warr ve meslektaşları büyük miktarlarda radyojenik helyum, neon, argon ve ksenon ve benzeri görülmemiş kripton-86 adlı bir güçlü reaksiyon keşfinde buldular.

Radyasyon ayrıca su moleküllerini radyoliz adı verilen bir süreçte parçalayarak, fotosentez için güneşten gelen enerjiye erişemeyen mikrobiyal toplulukları için önemli bir enerji kaynağı olacak yüksek konsantrasyonlarda hidrojen üretir.

Bu radyasyonlu kaynak suların bulunduğu temel kayaçlarının son derece düşük gözenekliliği, yeraltı sularının büyük ölçüde izole olduğu ve 1,2 milyar yıllık yaşına karşılık nadiren başka sulara karıştığı anlamına geliyor.

Dr. Oliver Warr, "Sonuçlarımıza göre difüzyonun, radyojenik reaksiyonlar tarafından orijinal olarak üretilen helyum ve neonun %75-82'sinin üstteki kabuktan taşınması için bir yol sağladığını gösteriyor." dedi.

Dünya rezervlerinden sadece insanlar yararlanmıyor

Gerçekleştirilen bu ilginç keşfin bilimsel makale yazarları, küresel helyum rezervleri tükendiğini ve Dünya'nın derinliklerinde ne kadar helyum barındığına dair içgörülerini ileriye taşıyacak bir adım olduğunu vurguladı.

Bunun yanı sıra Warr, “İnsanlar, Dünya'nın derin yeraltındaki enerji kaynaklarına  geçinen tek yaşam formu değil” dedi.

"Radyojenik reaksiyonlar hem helyum hem de hidrojen ürettiğinden, yalnızca helyum rezervuarları ve taşınması hakkında bilgi edinemeyiz, aynı zamanda derin Dünya'dan küresel ölçekte yeraltı mikroplarını sürdürebilecek hidrojen enerjisi akışını da hesaplayabiliriz. Bu hesaplamalar, Dünya'da yeraltı yaşamının nasıl sürdürüldüğünü ve Güneş Sistemi ve ötesindeki diğer gezegenler ve aylardaki radyojenik güçten hangi enerjinin elde edilebileceğini anlamak için hayati önem taşıyor."

Dünya'nın yeraltı dünyasını genişleten bu ilginç keşif, Nature Communications dergisinde yayınlanan bir makaleden alıntılandı.

Haberimizde bahsi geçen bilimsel makaleyi buradan okuyabilirsiniz.

Değerli düşüncelerinizi biz Megabayt ekibiyle yorumlarda paylaşabilirsiniz.

{ "vars": { "account": "UA-53462249-3" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }