Karadelikler, evrenin dört bir yanında bulunan ve yerçekimleri o kadar güçlü olan devasa kozmik cisimlerdir ki, ışık bile bu çekimden kaçamaz. İki karadelik birleştiğinde, süreç yavaş ve dramatik bir şekilde gerçekleşir, sonunda tek bir devasa karadelik oluştururlar.
Bilim insanları, bu çarpışmada yer alan karadeliklerden birinin Güneş'in kütlesinin 50 milyon katı olduğunu belirlediler. Diğer karadelik ise yoğun bir gaz bulutunun içinde gizlenmişti. Çalışmanın baş yazarı ve Cambridge Üniversitesi'nden astronom Hannah Ubler, “Bulgularımız, birleşmenin karadeliklerin hızla büyümesinde önemli bir rol oynadığını gösteriyor, hatta evrenin kozmik şafağında bile,” dedi.
Webb Teleskobu’nun sağladığı keskin görüntüler, ekibin iki karadeliği ayrı ayrı inceleyebilmesine olanak tanıdı ve bu da onların fiziksel özelliklerini anlamalarına yardımcı oldu. Ubler, “Webb’in diğer uzak evrendeki aktif, devasa karadelik bulgularıyla birlikte, sonuçlarımız devasa karadeliklerin galaksilerin evrimini en başından itibaren şekillendirdiğini gösteriyor," diye ekledi.
Bu keşifle ilgili tam makale, Royal Astronomical Society’nin Aylık Bildirilerinde yayımlandı. Avrupa Uzay Ajansı (ESA), Ocak ayında Lazer İnterferometre Uzay Anteni (LISA) projesini resmen kabul etti. Bu uzay tabanlı kütle çekim dalgası gözlemevi, gelecekteki operasyonlar ve fırlatmalar için önemli bir adım olacak.
LISA proje lideri Nora Luetzgendorf, “Webb'in sonuçları, LISA tarafından tespit edilebilecek daha hafif sistemlerin beklenenden daha sık olduğunu gösteriyor. Bu, LISA'nın bu kütle aralığındaki oran modellerimizi yeniden gözden geçirmemizi gerektirecek. Bu, sadece buzdağının görünen kısmı,” dedi.