Araştırmacılar, New York şehrinin belediye kanalizasyon sistemlerindeki ve şehrin başka yerlerindeki yabani farelerin SARS-CoV-2'ye maruz kaldığını keşfetti.
Grip ve Gelişen Bulaşıcı Hastalıklar Merkezi Profesörü ve Direktörü ve çalışmanın baş araştırmacısı Ph.D. Henry Wan, "Bulgularımız, insanlara potansiyel ikincil hayvanlardan bulaşma tehlikesi için fare popülasyonlarında SARS-CoV-2'nin daha fazla izlenmesi gerektiğini vurguluyor. Genel olarak, bu alandaki çalışmalarımız hayvanların insanları etkileyen salgınlarda rol oynayabileceğini gösteriyor ve hem insan hem de hayvan sağlığını koruyabilmemiz için anlayışımızı artırmaya devam etmemiz önemli." dedi.
Fareler, dünya çapında her kentsel bölgede yaygın olarak görülür. Örnek vermek gerekirse, yalnızca New York City'de yaklaşık sekiz milyon yabani fare olduğu düşünülüyor. Ayrıca bu vahşi fareler, beslenmek için çoğu zaman da insanlarla etkileşime geçebiliyor. Önceki iki çalışma, Asya ve Avrupa'daki farelerin SARS-CoV-2'ye maruz kaldığını öne sürmüştü, ancak her iki çalışmada da bu farelerin hangi SARS-CoV-2 varyantına maruz kaldığı bilinmiyordu.
Yeni çalışmada araştırmacılar, insanlardaki SARS-CoV-2 virüsünün Amerika Birleşik Devletleri'nin kentsel bölgelerindeki, özellikle New York City'deki fare popülasyonuna bulaşıp bulaşmadığını ve bulaştıysa hangi SARS-CoV- bulaştığını belirlemek için araştırmalara başladı.
Biyologlar, virolojik çalışmalar ve genomik dizileme için 79 fareden numune topladı ve incelemeye koyuldu. Araştırmacılar, farelerin SARS-CoV-2'ye maruz kaldığını ve COVID-19 salgınının erken aşamalarında insanlarda dolaşan virüslerle olası bir bağlantı gösterdiğini buldu. Spesifik olarak, 79 sıçandan 13'ü (%16.5) testlerde pozitif değer çıktı.
Araştırmacılar, farelerin SARS-CoV-2 varyantlarına duyarlılığını daha fazla araştırmak için bir virüs yükleme çalışması yürüttüler ve Alpha, Delta ve Omicron varyantlarının farelerde enfeksiyonlara neden olabileceğini gösterdiler. Üst ve alt solunum yollarında sorunlar yaşadıkları görüldü. Ayrıca enfeksiyona yatkınlık varyant tipine göre değişiklik gösterdiği keşfedildi.