Bu fosil, Sikuomys mikros adı verilen bir türü temsil ediyor. "Siku" adıyla Iñupiaq dilinde "buz" anlamına gelen bir kelime ve Yunanca "mys" ve "mikros" kelimelerinden türetilmiştir, bu da "fare" ve "küçük" anlamlarına gelir. Bu ad, hayvanın minik boyutunu ve soğuk koşullara olan adaptasyonunu yansıtmaktadır.
Sikuomys mikros, Gypsonictopidae adı verilen ve artık soyu tükenmiş bir memeli ailesine aittir. Ancak bu fare benzeri canlı, modern bir kır faresine benzer bir görünüme sahiptir. Tahminlere göre 11 gram veya boş bir alüminyum soda kutusundan daha hafif bir ağırlığa sahiptir. Bu minik yaratık, o zamanlar Kuzey Kutup Dairesi'nin yukarısında yer alan kuzey Alaska'da yaşamış ve kışın dört ay kadar süren bitmeyen karanlık ve donma noktasının altındaki sıcaklıklara dayanmıştır.
Eberle, bu minik farelerin muhtemelen kış uykusuna yatmadığını ve yıl boyunca aktif kaldıklarını söylüyor. Beslenme ihtiyaçlarını karşılamak için yaprak çöplerinin altına veya yeraltına sığındıklarını ve muhtemelen böceklerle ve solucanlarla beslendiklerini belirtiyor.
Araştırmacılar, fosil hayvanları keşfetmek için büyük bir çaba harcamak zorunda kaldılar. Her biri bir kum tanesi büyüklüğünde olan sadece bir avuç minik dişten yola çıkarak yeni türleri tanımladılar.
Alaska Üniversitesi Kuzey Müzesi direktörü ve çalışmanın ortak yazarı Patrick Druckenmiller, bu fosillerin eski Alaska ekosistemine yeni bir pencere açtığını belirtiyor. Yaklaşık 73 milyon yıl önce, kuzey Alaska, bugünkü ekosistemden oldukça farklı bir yapıya sahipti. Dinozorlar, küçük memeliler ve kuşlarla dolu bir kutup ormanıydı. Bu canlılar, zorlu kış koşullarına ve mevsimsel dalgalanmalara adapte olmuşlardı.
Araştırmacılar, bu eski ekosistemi anlamak için Alaska'nın kuzey kıyısında bulunan Colville Nehri kıyılarındaki fosilleri incelediler. Ancak bu bölge, ulaşımın zorluğu nedeniyle ulaşılması güç bir konumdaydı. Ekip, bu bölgeden toprak örnekleri alabilmek için uzun yolculuklar yapmak zorunda kaldı.
Ekip, Sikuomys mikros'un minik dişleri sayesinde bu canlının yaşam tarzı hakkında bazı ipuçları elde etti. Bu minik canlının soğuk ayları yeraltında geçirdiği ve küçük boyutunun, daha az yiyecek ve enerji ihtiyacı olduğu anlamına gelebileceği düşünülüyor.