Bilim insanları dinozor benzeri bacaklara sahip tavuklar yetiştireli 7 yıl geçti ve neyse ki gezegenimiz dinozor-tavuk melezleri tarafında gele geçirilmedi.
Şaka bir yana, çalışmanın kendisi şaşırtıcı bir şekilde t-rex bacaklarını bir kuşa kopyalayıp yapıştırmaktan çok daha karmaşık. 66 milyon yıl önce dinozor popülasyonunu yok ettiği varsayılan asteroit hakkındaki bir yanılgıyı açıklayalım. Birçok dinozor bu meteor sırasında ölse de, küçük, kuş benzeri maniraptoranlar hayatta kaldı. 2014 yılında PLOS Biology'de yayınlanan bir çalışmada araştırmacılar, küçük boyutlarının ve dolayısıyla sınırlı gıda gereksinimlerinin yaşamalarını mümkün kıldırığını öne sürdü. Dahası, uçmak ve hareket etmek, taşıyacakları kadar ağırlıkları olmadığı için daha az enerji gerektiriyordu.
Hayatta kalmaları sayesinde, evrim süreci bugün bildiğimiz tüylü gökyüzü sakinlerini yani kuşları ortaya çıkardı.
Bu süreç hakkında daha fazlasını öğrenmek için Şili'deki bilim insanları esasen eski bir kuş bacağı yapısını tavuk embriyoları üzerinde büyüttüler. Bilim dergisi Evolution'da yayınlanan ekibin çalışmasında gösterildiği gibi, bunu normal tavukların genlerini alt bacaklarında 'dinozor benzeri bir fibula' geliştirecek şekilde değiştirerek yaptılar. Görüyorsunuz, arkeopteryx gibi eski kuş benzeri dinozorlar, fibula adı verilen ve ayak bileğine kadar uzanan boru şeklinde bir kemiğe sahipti ve onun yanındaki bacakta tibia adı verilen başka bir kemik benzer bir uzunluğa ulaşıyordu.
Ancak evrim sihrini yerine getirdikçe, daha yeni kuş dinozorları, kaval kemiğinden çok daha kısa ve sonunda daha kıymık benzeri bir kaval kemiğine sahip oldu. Bugün sahip olduğumuz kuşlara gelince, embriyoları başlangıçta uzun fibulalar geliştirme belirtileri gösterse de, büyüdükçe bu kemikler kısalır ve incelir.
João Francisco Botelho liderliğindeki Şili Üniversitesi araştırmacıları, bu evrimsel sürecin neden oluştuğunu öğrenmek için yola çıktı. Eski Discover editörü Nathaniel Scharping'in açıkladığı gibi, bunu alışılmadık şekilde adlandırılan Indian Hedgehog (IHH) genini engelleyerek yaptılar, bu da tavuk embriyolarının fibulalarının büyümeye devam etmesi anlamına geliyordu.
Nathaniel Scharping olayı şöyle açıkladı:
"Ayak bileğinde normalde fibulaya bağlanan kalkaneum adı verilen bir kemikle ilgisi olduğuna inanıyorlar. IHH geni baskılandığında kalkaneum, kemik büyümesini teşvik etmekten sorumlu olan paratiroid ilişkili protein (PthrP) genini üretmeye başladı. Gen modifikasyonu ile, tavukların fibulaları yarı yolda durmak yerine gelişimleri boyunca büyümeye devam etti."
Bazı büyüleyici sonuçlar elde ettikleri kesin olsa da, tavuk embriyolarının hiçbir zaman kuluçka aşamasına gelmeleri amaçlanmamıştı. Yani hiçbir zaman dinozor bacaklı bir tavuk doğmadı.
Yani hayır, yakın zamanda kahvaltıda dinozor tavuğu yumurtası yemeyeceğiz...
