Ahtapotlar insanlar gibi değildir, sekiz kollu omurgasızlardır ve istiridye ve salyangozlarla daha yakından akrabalardır. Buna rağmen, diğer canlıların beyinlerinde bulunan daha çok nörona sahip karmaşık sinir sistemleri geliştirerek çok çeşitli karmaşık davranışlar sergileyen ahtapotlar, bilim dünyasına yeni bir katkıda bulundu.
Ahtapotların alternatif sinir sistemi yapılarının sinir sistemindekilerle aynı işlevleri nasıl yerine getirebileceğini ve uzuv hareketini algılama ve hareketi kontrol etme gibi konuları anlamak isteyen Chicago Üniversitesi Organizma Biyolojisi Profesörü William Rainey Harper ve yardımcı araştırmacılar çalışmalara başladı.
Ahtapotların kol hareketleri sinir sistemine bağlı kordonlar yardımıyla gerçekleşiyor
Current Biology'de yayınlanan yakın tarihli bir çalışmada, Harper ve meslektaşları ahtapot sinir sisteminin yeni ve şaşırtıcı bir özelliğini keşfettiler: Ahtapotun kol hareketlerini algılamasına yardımcı olan kas içi sinir kordonlarının (INC'ler) kolları birbirine bağlamasına izin veren bir yapı.
Ayrıca bu şaşırtıcı keşif, omurgasız türlerin karmaşık sinir sistemlerini bağımsız olarak nasıl evrimleştirdiğine dair yeni bilgiler sağlıyor. Bunun yanı sıra, keşfedilen yeni bilgiler, yeni otonom sualtı cihazları gibi robotik mühendislik için bilim insanlarına ve geliştiricilere ilham kaynağı olabilir.
Chicago Üniversitesi rektörü Melina Hale, "Laboratuvarda mekanosensasyon ve propriyosepsiyon üzerinde çalışıyoruz" dedi.
"Bu kas içi sinir kordonlarının uzun süredir propriyoseptif olduğu düşünülüyordu, bu nedenle laboratuvarımızın sorduğu soruları yanıtlamaya yardımcı olmak için ilginç bir hedeftiler. Şimdiye kadar üzerlerinde çok fazla çalışma yapılmadı, ancak geçmiş deneyler bunların kol kontrolü için önemli olduğunu gösterdi."
Ahtapotları inceleyen araştırmacılar daha önce gözden kaçmış yeni bir anatomik davranışı keşfettiler
Hale ve ekibi, Deniz Biyolojisi Laboratuvarı tarafından yürütülen kafadanbacaklı araştırmalarına destek sayesinde, çalışma için araştırmacıların sekiz kolun tümünün tabanını aynı anda görüntülemesine izin verecek verileri kullanabildiler. Bu, ekibin yollarını belirlemek için doku boyunca kas içi kordonları izlemesine olanak tanıdı.
Ekip başlangıçta büyük sinir kordonlarını inceliyordu ancak, sinilerin kolun tabanında durmadığını, bunun yerine koldan çıkıp hayvanın vücuduna doğru devam ettiğini fark etti. Ahtapotların anatomisini keşfetmek için çok az çalışma yapıldığını fark ederek, sinirlerin izini sürmeye başladılar ve bunların ahtapotun vücudunda eksenel sinir kordonlarına benzer bir halka oluşturmasını beklediler. Ancak incelenen model sonucunda, tüm kolların simetrik olarak birbirine bağlandığını keşfettiler.