Böcekler ve örümcekler, kelimenin tam anlamıyla kulak zarı eksikliği anlamında "sağır" olsalar da, bu son derece hassas tüyler, örümceklerin ağlarından ses de dahil olmak üzere herhangi bir yerel titreşimi almasına izin verir. Araştırma kapsamında, Binghampton Üniversitesi kampüsündeki pencerelerden Araneidae türü örümcekler toplandı. Daha sonra her birine, araştırma ekibinin daha sonra sesleri çalacağı dikdörtgen bir ses geçirmez oda içinde bir ağ oluşturması için zaman verildi.
Dikkat çekici bir şekilde, örümcekler, çok düşük bir ses seviyesindeyken bile, çalınan seslere gerçekten tepki verdiler. Daha da önemlisi, sesin nereden çıkarıldığını gerçekten tespit edebiliyorlardı. Araştırma ekibinin makalede açıkladığı gibi, örümcek ağlarının ses dalgaları tarafından titreşen yakındaki hava parçacıklarının hareketlerini yakaladığını buldular.
Bilim adamları, 12 örümcekten dördünün hala son derece zayıf sinyale tepki verdiğini, yani ağın kendisindeki titreşimleri hissedebileceklerini ortaya çıkardı.
Bunula birlikte, örümcekler ağın gerilimini değiştirerek vücut pozisyonlarını da değiştiriyordu. Böylece örümce belirli sesleri duyabilmek için ağ üzerinde "ince ayarlamalar" yapma yeteneğine de sahip oluyor. Tıpkı radyoda frekans ayarı yaptığımız gibi.
Bu kesinlikle büyüleyici bir keşif ancak araştırmacıları diğer türlerin sesi benzer şekilde yorumlayıp yorumlayamayacağı konusunda araştırmalarına devam ediyor.